Kasko, araç olası rizikolarına karşı önceden güvence niteliğinde teminat alınması için yaptırılan isteğe bağlı olan sigortaya denilmektedir. Sigorta poliçesinde kanuni düzenlemelerde belirtilen şekilde yapılabilen dar kasko, genişletilmiş kasko, kasko ve full kasko gibi türlerde yapılan sigorta ile bir nevi aracın değer kaybetmemesi önlenmiş olmaktadır. Trafik sigortası kişinin ölüm ve yaralanma gibi riskleri karşılamasında güvence fonksiyonu görürken, kasko sigorta ettirenin aracına gelecek rizikoların ortadan kalmasını sağlayan bir güvence fonksiyonuna sahiptir.
Kasko sigortası primleri zorunlu trafik sigortası primlerine nazaran daha fazla oranda çıkmaktadır. Bu sigorta primlerinin yüksek çıkması korunacak olan risk faktörlerinin geniş ve daha fazla türde olmasından kaynaklanmaktadır. Kasko sigorta primleri Kasko Sigortası genel koşullarından bir tanesini oluşturmaktadır. Sigorta primleri çeşitli hükümler kısmında düzenlenmekte ve sigorta primlerinin peşin ya da taksitle ödenebileceği, sigortacının sorumluluğunun ise bu ilk primin ödenmesinden sonra başlayacağı yasal düzenlemede açıkça belirtilmiştir. Sigorta primlerinin düşük çıkması iki sebebe bağlıdır. Birinci neden, sigorta poliçesinin rizikolarının bir kısmını sözleşmeden çıkarmak daha az riski teminat altına alacağı için sigorta primleri de haliyle daha düşük seyredecektir. Özellikle 2013 yılındaki düzenleme ile sistemimize giren full kasko, dar kasko, genişletilmiş kasko gibi türlerin primleri kendi aralarında çeşitlilik gösterecektir. İkinci neden olarak ilk yıl aracını kasko ettiren sürücünün kasko süresi boyunca araca herhangi bir hasar meydana getirmeyen sürücüyü ödüllendirmesi durumudur. Kasko süresi içerisinde hiç hasar yapmayan bir kişi ile kazaya karışan ve sigorta şirketi tarafından bu hasarı ödenen kişi ile sigorta priminin aynı çıkmaması hayatın olağan akışına ters değildir. Bu ikinci sebep olan hasarsızlık indirimi 2013 sayılı yasal düzenlemede özel şartlar kategorisi içerisinde ele alınmış ve bu şartların poliçede yer alması gerektiği de madde metninde açıkça ifade edilmiştir.
Hasarsızlık İndirimi Nedir ve Oranları Nelerdir?
Sigorta ettirenler tarafından kaskoda hasarsızlık nedir ve hasarsızlık kademeleri nelerdir? gibi sorular merak konusu yapılmıştır. Hasarsızlık indirimi, aracını olası rizikolara karşı sigortalatan sigorta ettirenin, kasko sigortasının başlangıcından sona erme anına kadar hasarsız şekilde geçirmesi ve ikinci yılda kaskosunu yeniden yaptırmak istediğinde belli oranda indirim avantajı kazandıran sigorta özel şartıdır. Hasarsızlık indirimi sürücüler açısında bir nevi daha dikkatli araç kullanma konusunda teşvik mahiyetindedir. 12 aylık ilk sürede hiç kaza yapmayan sürücü ödüllendirilerek daha az primle olası risklere karşı yeniden aracını güvenceye alma avantajı vermektedir.
Hasarsızlık indirim oranları: Hasarsızlık indirim oranları ilk 12 aylık süreyi kapsamaz. İlk 12 ayda indirim oranı sıfırdır ve tam kasko poliçesi ödenir. 12 aylık dönem sonrası yenilenen ikinci 12 aylık evrede 30% , üçüncü 13 aylık evrede 40%, dördüncü yıl yenilemesinde 50% ve 5. senede hasarsız indirimi 60% şeklinde gerçekleşmektedir. Bazı durumlarda hasarsızlık kademelerinin işlevi sayesinde kasko sigortası ödenmesi gereken prim miktarı, zorunlu trafik sigortasına ödenmesi gereken primden daha düşük maliyetli olmaktadır.
Hasarsızlık İndiriminin Bozulmamasını Gerektiren Durumlar Nelerdir?
Kaskoda hasarsızlık indirimi sigorta ettirene ait önemli bir avantajdır. Bu avantajın kaybedilmemesi için sigorta şirketleri bazı seçenekler sunmaktadır. Sigorta şirketlerinde hasarsızlık koruma teminatı şeklinde bir kavram bulunmakta olup sürücünün aracının hasara uğraması, tehlikeli rizikoların gerçekleşmesi durumunda hasarsızlık indirimine dokunulmamasını garanti ettiren bir teminattır. Poliçede yer alacak bu hasarsızlık koruma teminatı ile hasarsızlık indirimi sanki hiç kasko süresi boyunca hasar olmamış gibi devam etmekte ve daha az sigorta poliçe bedeli ortaya çıkmaktadır.
Hasarsızlık indiriminin bozulmasını engelleyen diğer bir faktör sigorta ettirenin aracın hasarını sigorta şirketine başvurarak ödettirmesi yerine kişinin kendi imkan ve tasarruflarıyla bu hasarı gidermesi durumudur.
Hasarsızlık İndiriminden Faydalanmanın Şartları
Hasarsızlık indirimi için hiçbir şekilde kazaya karışılmaması dibi bir durum yoktur. Kişi kazaya karışmış da olabilir. Burada hasarsızlık için önemli olan sürücünün ya hiç kazaya karışmaması, kazaya karışmış ise kusurun 0% kendisinde 100% karşı tarafta olması durumudur.
Bazı haller kasko sigortasını bozmayan haller olarak sınıflandırılmaktadır. Örneğin ön cam değişimi kaskolarda genellikle ücretsiz olarak değişmekte ve kasko poliçesine etki etmemektedir. Bunun gibi küçük boyutlu, mini tamir gerektiren hasarlar hasarsızlık indirimini etkilemeyecektir. Araç radyo teybinin çalınma durumu da bu kapsamda değerlendirilen hallerden biridir.
Yaygın olmamakla birlikte kimi sigorta poliçelerini yapan sigorta şirketlerinde araç üzerinde çizik gibi hasarların giderilmesi hasarsızlık indirimini bozmamaktadır. Bazı sigorta şirketleri 24 ay geçtikten ya da 36 ay geçtikten sonra sadece bir kazaya karışmış olmanın hasarsızlık indirimini tamamen yok edemeyeceğini bunun yerine hasarsızlık indiriminin bir alt basamağa çekilmesini sağlamaktadırlar.
Hasarsızlık indiriminin başlaması için ilk 12 ay kasko sigortalı halde bulunmak ve sonrasında sözleşmeyi yeniden düzenlemek, yeniletmek gerekmektedir. Kaskonun 2. yılsonun da ya da 3. yılda yenilenmemesi hasarsızlık indiriminin kaybını doğuracaktır. Sigorta poliçesinin yenilenme koşulu hasarsızlık indiriminin bozulmamasını gerektiren bir sebeptir. Kasko sigorta ettirene tanınmış bir haktır. Dolayısıyla sürücünün kullandığı aracın değişmesi hasarsızlık indiriminin değişmesine yol açmamaktadır.
Bir önceki yazımız olan Kasko Sigortası Hasarsızlık İndirimi Nedir başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.